Kanserle Mücadelede Multisipliner Tedaviler

Kanser tedavisinde başarı hastalığı erken tanımanın yanı sıra, ekip çalışması ile yakalanabilir. Kanser tanısı konan her hastanın mutlaka bu hastalığın tedavisi ile uzun süredir uğraşan, deneyimli ve yakın çalışan bir ekip tarafından değerlendirilmesi ve tedavi planının bu doğrultuda yapılması gerekir.


Özelleşmiş kanser merkezlerinde, tanı konulup evreleme yapıldıktan sonra tüm branşlardan deneyimli uzmanların bir araya geldiği “tümör konseyi” adı verilen ortamlarda ayrı ayrı değerlendirilerek tedavi kararı verilmesi kanserle savaşta başarılı sonuçları getiren en önemli unsurdur.

Kanser tedavisinde başarı hastalığı erken tanımanın yanı sıra, ekip çalışması ile yakalanabilir. Kanser tanısı konan her hastanın mutlaka bu hastalığın tedavisi ile uzun süredir uğraşan, deneyimli ve yakın çalışan bir ekip tarafından değerlendirilmesi ve tedavi planının bu doğrultuda yapılması gerekir. Ekip, kanser tanı ve tedavisi konusunda uzun süredir çalışan radyoloji, patoloji, cerrahi, radyasyon onkolojisi ve medikal onkoloji uzmanlarından oluşur. Ayrıca, deneyimli tedavi hemşireleri, tıbbi genetik, onkolojik psikiyatri uzmanları ve sosyal yardımlaşma grupları bu ekibe dışarıdan destek veren çok önemli unsurlardır.

Hastalığın tanısının doğru olarak konması ilk ve en önemli aşamadır. Bunun için deneyimli bir radyoloji, nükleer tıp ve patoloji uzmanı, tanı konması sonrasında hastalığın evresinin belirlenmesi için çok önemli görevler üstlenirler. Günümüzde birçok kanser türünün tedavisinde cerrahi ile kanserli dokunun çıkarılmasının yanı sıra ilaç tedavisi (kemoterapi) ve ışın tedavisi (radyoterapi) birlikte uygulanmaktadır.

Örneğin, akciğer kanserinde multi-disipliner yaklaşımı benimsemiş, doğru ekiplerce yürütülen ve her üç tedavinin uygulandığı tedaviler sonucunda evreye bağlı olarak hastaların %35-80’inde şifa sağlanabileceğini biliyoruz. Benzer şekilde meme kanserinde cerrahi, kemoterapi ve ardından radyoterapi uygulanması hemen hemen tüm evrelerde standart tedavi olarak uygulanmaktadır. Bu şekilde meme kanserlerinde hastalıkta tekrarlama ve metastaz riskinde belirgin gerileme sağlanabilmiştir. Bazı durumlarda cerrahi öncesi kemoterapi ile hastalığı küçülterek, tüm memenin alındığı cerrahiler yerine memenin sadece tümörlü bölümünün alındığı meme koruyucu cerrahi yaklaşımları başarıyla uygulanır hale gelmiştir. Bu örnekleri tüm kanser türlerinde verilebilecek uygulama detayları ile genişletmek mümkündür.
Kanserle Mücadelede Multidisipliner Tedaviler

Özelleşmiş kanser merkezlerinde, tanı konulup evreleme yapıldıktan sonra tüm branşlardan deneyimli uzmanların bir araya geldiği “tümör konseyi” adı verilen ortamlarda ayrı ayrı değerlendirilerek tedavi kararı verilmesi kanserle savaşta başarılı sonuçları getiren en önemli unsurdur.

Kanser tedavisinde başarı hastalığı erken tanımanın yanı sıra, ekip çalışması ile yakalanabilir. Kanser tanısı konan her hastanın mutlaka bu hastalığın tedavisi ile uzun süredir uğraşan, deneyimli ve yakın çalışan bir ekip tarafından değerlendirilmesi ve tedavi planının bu doğrultuda yapılması gerekir. Ekip, kanser tanı ve tedavisi konusunda uzun süredir çalışan radyoloji, patoloji, cerrahi, radyasyon onkolojisi ve medikal onkoloji uzmanlarından oluşur. Ayrıca, deneyimli tedavi hemşireleri, tıbbi genetik, onkolojik psikiyatri uzmanları ve sosyal yardımlaşma grupları bu ekibe dışarıdan destek veren çok önemli unsurlardır.

Hastalığın tanısının doğru olarak konması ilk ve en önemli aşamadır. Bunun için deneyimli bir radyoloji, nükleer tıp ve patoloji uzmanı, tanı konması sonrasında hastalığın evresinin belirlenmesi için çok önemli görevler üstlenirler. Günümüzde birçok kanser türünün tedavisinde cerrahi ile kanserli dokunun çıkarılmasının yanı sıra ilaç tedavisi (kemoterapi) ve ışın tedavisi (radyoterapi) birlikte uygulanmaktadır.

Örneğin, akciğer kanserinde multi-disipliner yaklaşımı benimsemiş, doğru ekiplerce yürütülen ve her üç tedavinin uygulandığı tedaviler sonucunda evreye bağlı olarak hastaların %35-80’inde şifa sağlanabileceğini biliyoruz. Benzer şekilde meme kanserinde cerrahi, kemoterapi ve ardından radyoterapi uygulanması hemen hemen tüm evrelerde standart tedavi olarak uygulanmaktadır. Bu şekilde meme kanserlerinde hastalıkta tekrarlama ve metastaz riskinde belirgin gerileme sağlanabilmiştir. Bazı durumlarda cerrahi öncesi kemoterapi ile hastalığı küçülterek, tüm memenin alındığı cerrahiler yerine memenin sadece tümörlü bölümünün alındığı meme koruyucu cerrahi yaklaşımları başarıyla uygulanır hale gelmiştir. Bu örnekleri tüm kanser türlerinde verilebilecek uygulama detayları ile genişletmek mümkündür.
Kanserle Mücadelede Multidisipliner Tedaviler
ONKO-BLOG

İletişim Bilgileri

Fulya, Teşfikiye Mah, Hakkı Yeten Cd.
Fulya Terrace Center No:14 D:83
Şişli, İstanbul

Yararlı Linkler

Please publish modules in offcanvas position.